7 Mayıs 2010 Cuma

dönüp duran tarihler..

zaman bir yandan çook hızlı geçiyor, bir yandan geçmek bilmiyor, bir yandan acının ilacı, bir yandan acıyı arttırıyor..
bundan tam bir sene önce gece belki de bu saatlerde büyük bir heyecan vardı, günün doğmasını dört gözle beklemiştim..
ne garip hatırladım gene bu gece de güzel bir topluluğun içine gideceğim gün doğunca gene heyecan var içimde..
hepsi farklı heyecanlar, hepsi farklı hisler, hepsi farklı kişiler..
hayat her şeye rağmen devam ediyor işte, arada yalpalayıp düşüyoruz, ama bir sene kabusumuz olan bir gün bir diğer sene cennet tadında geçebiliyor..
bütün günlerin cennet ya da şu ara çok taktığımız gibi bahar havasında geçmesini diliyorum.. herkes için.. hayatta bazı kararlar veren herkes için.. günlerin bir adının olmasın, ayların adının olması fark etmiyor.. bir şeyler bir şeyleri hatırlatmak için hep bahane oluyor.. gün gelecek acı veren şeyler unutulacak ama bende bu tarih hafızası varkeeen ben daha çoook yazarım, ay dönümü, gün dönümü, yıl dönümü :))))
Alllah akıl fikir versin bana, hayattaki daha önemli şeyleri akılda tutmamı sağlasın ve baharımı getirsin:))
geçmişe ve geleceğe yolcu egi

1 Mayıs 2010 Cumartesi

veee gitti..

az önce istanbul'dan attığı son mesaj geldi telefonuma.. cevap yazarken telefonun taslaklarına daha önce kaydettiğim ama buraya yazmadığım bir mesajla karşılaştım.. gene kim bilir nereden nereye yolculuk yaparken bi başıma yazdığım bir yazı, bir gün oturur buraya yazarım diye.. ama o mesajdan bu yana şehri terk etme kararı çıkmış ve hatta bugün bu karar uygulanmış.. az önce..

vee mesaja gelirsek..
"iyi gibi görünüyor olabilirim ama aslında hiç de öyle hissetmiyorum.. bu son ankara darbesi sandığımdan fazla kötü hissetmeme neden oldu.. tamam hiç bir şey tesadüf değildi ama onun tarafında hiç bir şey olmadığını hiç kimse iddia edemez! üstüne geçen akşam kızların da bir şey var mı aranızda demesi.. ardından ankara misafiri tam tuz biber oldu.. umrumda değil diyorum ama hiç de öyle değil gayet umrumda! çünkü yaşadıklarının gerçek olduğuna inanmıyorum! o ışığı görmüyorum! farklı işte farklı! ağlamak, bağırmak, çağırmak, kavga etmek istiyorum bana bunu yaşatan herkesle! neden bunu bana yapıyorsunuz? bıktım aynı histen.. aslında bir şey olmadığını görmekten, gözüme sokulmasından, kalbimin kırılmasından, bıktım, sıkıldım.. "

demişim zamanın birinde ama şimdi gitti bile..
git-ti.. bit-ti.. git-t.. bit-t.. git.. bit.. -.. -..
.. egi .. ------- bıktım ----- bittim ---------